Türkiye’de gelir adaleti bozulmaya devam ederken, üst gelir grubunun servetinin artması, lüks tüketim mallarına olan talebi de yükseltiyor. Özellikle İsviçre’de üretilen lüks saatlere olan ilginin artmasıyla, 2024 yılının ilk yedi ayında Türkiye’den 170,1 milyon İsviçre Frangı (yaklaşık 200 milyon dolar) değerinde saat ithal edildi. Bu rakamlar, Türkiye’nin kişi başına milli geliri çok yüksek olan Katar, Kanada, Avusturya gibi ülkeleri geride bıraktığını gösteriyor.
İsviçre Saat Endüstrisi Federasyonu’nun verilerine göre, 2024’ün ilk yedi ayında İsviçre’nin toplam saat ihracatı 15 milyar 159 milyon İsviçre Frangı’na ulaşmış olsa da, bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,4’lük bir düşüşü işaret ediyor. Pandemi döneminde üst gelir grubunun harcama alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte lüks saatlere olan ilgi artmış ve bu ilgi, ikinci el piyasasını da canlandırmıştı.
İsviçre, 2023 yılında 16,9 milyon adet kol saati ihraç ederek 25,5 milyar İsviçre Frangı (yaklaşık 30 milyar dolar) döviz girdisi elde etti. Saat başına ortalama ihracat fiyatı 1.775 dolar olarak hesaplanırken, lüks saatler, gümrük ve diğer vergiler eklendiğinde, son satıcıya ulaşan fiyata yüzde 40 oranında kar ekleniyor.
Saat ithalatında en yüksek talep ABD ve Çin’den gelirken, Çin 2023 yılında 534,4 milyon adet kol saati ihraç ederek yaklaşık 5 milyar dolar gelir sağladı. Ancak Çin’den ihraç edilen saatlerin ortalama fiyatı 9 dolar civarında kaldı. 2022-2024 yılları arasında saat alımlarını en çok artıran ülkeler arasında Hindistan, Meksika ve İrlanda başı çekerken, Türkiye yüzde 28,2 artışla dikkat çekiyor. Bu tablo, lüks tüketime yönelik ilginin Türkiye’de de hızla arttığını ortaya koyuyor.